Bilimsel gelişmelerin çarpıcı örneklerinden birisi de yapay zeka uygulamaları.
Biz insanoğlu; bunu bize hizmet etsin, hayatımızı kolaylaştırsın, bilginin özel amacımıza uygun sentezine hızlıca ulaşalım derken...
Eyvahh yapay zeka kontrolümüzden çıkıp!! Bizi yönetir duruma gelirse; film senaryolarındaki gibi onun esiri olursak ne yaparız ki çaresizliğini de beraberinde yaşar olduk.
Hatta bu söylem bu teknolojiyi geliştiren kişilerin ağzından:
Biz mantığını oluşturduk ama işleyişini ve yeni bağlantıları yapay zeka kendisi oluşturuyor, bunun nereye gideceğini biz de kestiremiyoruz cümlesi hepimizi, yoksa sonumuz yapay zeka elinden mi olacak? sorusuyla başbaşa bıraktı.
Şöyle bir hafızamızı yoklarsak Gen mühendisliği ve klonlama çalışmaları da ölümsüzlüğü bulduk, hastalıkları gen haritamızla ortadan kaldırıyoruz, iddialarını getirmişti.
Peki geldiğimiz nokta nedir?
Genlerin etkisi, metabolizmadaki diğer etkenlerle birlikte sınırlı ölçüde kaldı. Tehlike boyutundan, mutlak çözümden uzak, makul seviyede kullanımda yerini aldı.
Bence yapay zeka da insan zihnini negatife saplandığı yerden çıkarıp; kurduğu yeni pozitif bağlantılarla, konuşarak henüz ifade edemediğimiz mükemmel insan işleyişini örnekleme fırsatı sunacaktır.
İnsan olmaya direnen beşerlerin korkulu rüyası, hatta cehennemi olarak hayatımızdaki yerini alacak.
Kısaca insan olarak tasarlanmış bizler zihin işletimini insana yakışır şekilde icra edeceğiz ya da yapay zeka bizi kullanım dışı bırakacak. Sevgi dilini tüm dünyaya hakim kılacak,
Sevgiyle kalın...