Dünya sahnesi üzerinde taşıdığı her canlının yaradılış amacına uygun hale gelmesini, deneme-yanılma ile öğrendiği bütün şartları mükemmel bir şekilde sunar.
İnsanlık alemi; düşünen, gözlemleyen, tasarlayarak yaşaması bakımından önem arz eder. Öyle ki İnsan olmanın şuurunu taşıyanların sayısı arttıkça, bütün canlı-cansız varlıkların sahnedeki yeri tam da merkezine yerleşmiş olacak.
İnsanın kendi özelliklerini tanıyıp, güçlü yönlerini geliştirmesi bu harmonideki etkinliğini arttırır, ilerletir.
Odak noktamız, önceliğimiz, yatırımlarımız kendimize oldukça, bir o kadar dünya sahnesine katkıya dönüşüyor. Harmoni renklenerek, güzelleşiyor.